Şenol Güneş hocamızın tarih sayfalarında yerini alan çok güzel ve bir o kadar da anlamlı sözüdür ‘Suç Yokken Suçlu Arayanlar, Suç Varken Suçluyu Bulamıyorlar’. aziz yıldırım ve kurduğu suç örgütü tarafından fb adına çalınan 2010-2011 yılı şampiyonluğunun ardından söylediği bu cümle aslında futbol için söylenmiş olsa da ülkemizin genel adalet yapısıyla da bire bir örtüşen bir cümledir. O yüzden de yer aldığı tarih sayfalarından asla silinmeyecektir. Bu söz şimdilik aklımızın bir köşesinde dursun.
Gelelim yazımızın asıl konusu olan dünkü tahliyelere ve kamuoyunda yarattığı etkiye. Kamuoyu derken aslında ikiye hatta belki üçe ayırmak gerekiyor. Bunlardan birincisi aziz ve çetesinin mutlak savunucuları, ikincisi hakkı yenmiş olan Trabzonspor camiası ve adalet arayanlar, üçüncüsü ise bu olaylarla pek ilgisi olmayan ve pek de umursamayanlar. Birinci grup zaten umurumda değil, üçüncü grubun da yaşananlar umurunda değil. İkinci grup, yani hakkı yenmiş olan Trabzonspor camiası ve adalet arayanlara. Beni asıl ilgilendiren ve olayları doğru algılayıp doğru yorumlamasını istediğim gruba sesleniyorum.
Dün tahliye edilen sanıklar işledikleri suçun gerektirdiği ceza karşılığı tutuklu olarak bulundukları süre göz önünde bulundurularak tahliye edilmiştir, diğer bir değişle suçsuz oldukları için tahliye edilmemişlerdir. Haklarındaki dava devam edecektir. Yargılanma sonucunda da büyük olasılıkla suçlu bulunacaklar. Satılmış ve güdümlü medyanın yönlendirmelerine itibar etmeden savcılar ve hakimler ne diyor onlara bakmak ve o yönde yorum yapmak gerekir.
Burada asıl önemli olan aziz yıldırım ve kurmuş olduğu şike çetesinin önemli isimlerinin tahliye taleplerinin reddedilmiş olmaları ve reddediliş nedenleri. Savcı ve hakim bu sanıklar hakkında işledikleri suça istinaden çok kuvvetli deliller olduğu ve karşılığında alacak oldukları cezalar da ağır olacağı için ve tutuklu bulundukları süre tahliye olanların aksine alacakları ceza için yeterli olmadığından tahliye taleplerinin reddine karar verildi. Yani aziz ve çetesi SUÇLUDUR ve DELİLLER KUVVETLİDİR.
Gelelim ‘Maç Satan Karısını Satar’ dedikten sonra fb’ye maç satan (uygun bir ücret karşılığı) mecnun odyakmaz’ın zırvalarına. Arkadaşlar bunlar yeni ya da bilinmeyen bilgiler değil. mehmet yıldız, mecnun’a gitmiş ve bize Trabzonspor’dan teşvik teklifi var demiş. Soralım bakalım:
1. Maç satmayı karısını satmak olarak gören mecnun neden gerekli kurumlara şikâyette bulunmamış?
2. İddianame’de teşvike aracılık ettiği iddia edilen Zeki Mazlum için onunla alakası yok derken kiminle alakası olduğunu neden söylemiyor?
3. Teşvik teklifini yapan Trabzonspor Kulüp binası ya da Avni Aker Stadı falan mıdır? Trabzonspor teklif yaptı ne demektir? Yapılmışsa bir isim verilmesi gerekmektedir ama ortada ne böyle bir isim ne de bu yönde bir delil, bir belge vardır.
4. mehmet yıldız savcı tarafından sorgulanmış ve sorgulama sonucu Trabzonspor aleyhine bu yönde bir sonuç çıkmamıştır. Yani konuşulanlar savsatadan ibarettir.
Görülecektir ki iddianamede kerhen adları bulunan Trabzonsporlular en kısa sürede beraat edeceklerdir, yani suçsuz olduklarına karar verilecektir. Zaten savcı tarafından haklarında suçu işlediklerine dair yeterli belge olmadığı belirtilmiştir. Aslına bakılırsa bu durum bile onların haklarının yendiğinin ve bu davanın parçası olmamaları gerektiğinin bir kanıtıdır ama ülkemizde maalesef bu gibi durumlarda toplumun gazını almak için bu tür hamleler yapılmaktadır.
Özetleyecek olursak; aziz ve çetesi suçludur ve haklarında bu suçları işlediklerine dair yeterince delil vardır. Mahkeme sonucunda da gerekli cezayı alacaklardır. Tahliye edilenler suçsuz değildir ve yargılanmalarına devam edilecektir. Trabzonspor’luların endişelenmeleri gerektirecek herhangi bir durum söz konusu değildir. Gerisini zaten biliyorsunuz fb kümeye düşecektir ve 2010-2011 yılı şampiyonu da TRABZONSPOR’dur.
Saygı ve sevgilerimle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder