15 Ocak 2012 Pazar

HER ZAMAN HER YERDE 61>55 !!!

Karşılaşmaya her iki takım da orta sahalarını kalabalık tutarak başladı. Belli ki bu bölgede rakibe üstünlük vermemek, mümkün olduğunca topa sahip olmak istiyordu her iki takımın hocası da. Samsunspor takımının hocası Petkoviç, kalabalık orta sahanın yanı sıra bloklar arası mesafeyi kısaltarak dizilmeye ve mümkün olduğu kadar önde basmaya çalışarak başlattı takımını oyuna. Bu yönde görüntü olarak başarılı bir manzara sergilemiş olsalar da emeklerinin karşılığını hemen hemen hiç alamadılar. Baskı sayesinde kapamadıkları topları özellikle Alanzinho’nun basit ve gereksiz top kayıpları sayesinde kaptılar fakat bunları da gerek Colman ve Aykut’un başarılı müdahaleleri gerekse kendi aralarındaki uyumsuzluk sebebiyle tehlikeye dönüştüremediler. Trabzonspor savunmasının dikkatli ve yerinde müdahaleleri de seken toplarda Samsunspor forvetlerine şans vermeyince ilk yarıda kalesinde gol tehlikesi yaşamamış oldu.
Trabzonspor ise topu akıllı kullanarak ve hızlı oynayarak biri Burak'ın ayağından kaçırdığı penaltı olmak üzere 3 net gol pozisyonunu değerlendirememesine rağmen yine yıldızı Burak'ın ayağından bulduğu golle ilk yarıyı önde tamamlamayı başardı. Maçın daha ilk 45 dakikada farka gidip kopmamış olamsının tek nedeni şanssızlık olarak açıklanabilir zira bugün belki de ilk defa takım olarak oynadı Trabzonspor ve belki de bu sezon ilk defa hak ettiğin çok az altında atarak soyunma odasına gitti.

Şurası bir gerçek ki Colman iyi oynadığı zaman Trabzonspor için her şey daha kolay oluyor. Bugün özellikle maçın ilk yarısında ve son yarım saatlik bölümünde takımını yönlendirmesi arkadaşlarıyla uyumu ve mücadelesi takdirlikti. Ayrıca orta saha oyuncularının daha özverili oynaması ve hem hücuma hem de savunmaya yardımcı olması takımın belli  kişiler üzerine yıkılan yükünün daha adil dağılmasına ve bunun sonucu olarak rahat galip gelmesine yol açtı.

Burada iki oyuncuya değinmeden geçemeyeceğim. Birincisi savunmanın bana göre en başarılı oyuncusu olan, maç boyunca yalnızca kendi bölgesini savunmakla kalmayıp gerektiğinde sol bek, gerektiğinde sağ bek gibi oynayan Giray bir diğeri de Zokora’nın yokluğunda orta sahada kendinden beklenenin üstünde performans sergileyen Aykut. Genç yaşına ve süper lig tecrübesinin azlığına rağmen ideal bir orta saha oyuncusunun nasıl olması gerektiğinin, neleri yapıp neleri yapmaması gerektiğinin dersini verir gibiydi. Son golde Burak'a yaptığı asist de bu günkü güzel oyununun ödülü idi kendi adına. Her şerde bir hayır var mıdır bilemem ama Zokora’nın Afrika Uluslar Kupası’na gitmiş olması Aykut’un farkına varmamıza ve uzun süre ondan faydalanmamıza vesile olacak. Umarım Şenol Hoca Zokora döndüğünde bundan önce olduğu gibi gençlere olan tavrını Aykut’a karşı da sergilemez ve Aykut bu takımın ilk 11’inde oynamaya devam eder.

Olcan’ın hücuma getirdiği hareketlilik ve çeşitlilik, Burak’ın daha paylaşımcı oynamaya başlaması, Marek Cech’in sol kanadı etkili kullanması ve hücuma katkı sağlayarak taşıdığı toplar, Henrique’nin istenilen seviyede olmasa bile oyuna kattıkları gol kaçırma rekoruna rağmen maçın 4-0 gibi net bir galibiyetle bitmesinde büyük rol oynadı. Bu noktada Şenol hoca Henrique’yi oyuna aldığında Halil yerine Alanzinho’yu kenara çekmiş olsa hem orta sahasını daha dirençli tutmuş hem de ikinci yarının başlarında oluşan suni Samsunspor baskısını yenmiş olurdu. Bir diğer oyuncu değişikliğinde de tercihini her zamanki gibi Adrian’dan yana yapmış olması benim gözümde bir tercih değil Güngören maçının etkili isimlerinden Sercan’a yapılmış bir haksızlıktı. Sercan’ın tek suçunun Polonyalı olmaması ya da astronomik bir bonservis ücretiyle transfer edilmiş olmaması ise bilemem ama Adrian’dan fazla bu formayı giymeyi hak ettiği bir gerçek.

Özetle bu takım eksik bölgelerine gerekli takviyeler yapıldığında ve doğru oyuncu ve dizilişle sahaya çıkıldığında dört dörtlük olmasa da bu ligin kalbur üstü takımlarından biri olduğunu ilk yarıda 2 puan çıkardığı 3 maçta ikinci yarıda 9 puan çıkararak göstermiş oldu. Yönetimin ve Şenol Hoca’nın bu yöndeki mesajı doğru okuması ve top yapma yeteneği yüksek bir ön libero ile yine çabuk ve topu oyuna sokabilen bir sol stoper eksiğini tamamlaması gerekir.

Son bir söz de Samsunspor’lu taraftarlara; Ligin ilk yarısında Samsun’da oynanan maçta Trabzon’a ve Trabzonspor’a karşı sergiledikleri anlamsız ve düşmanca tavrın gerekli cevabını bugün sahada almışlardır sanırım. Bu şehre ve bu takıma karşı düşmanlık sergileyenlerin içinde bulundukları durum ortadayken bu anlamsızlığa son vermek uzun vadede kendi menfaatlerine olacaktır. Unutmamalılar ki HER ZAMAN HER YERDE 61>55 !!!

Saygı ve sevgilerimle,

Ender Kuyumcu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder